Hepimiz aynı dertten muzdaribiz. Her şeyin nasıl hızla aktığını, zamanın nasıl geçtiğini konuşuyor, bir gün 36 saat olsaydı neler yapabileceğimizi hayal ediyoruz. Kendimizi klonlasaydık, her şeye daha kolay yetişebileceğimizi düşünüyoruz. Biz bunları düşünürken yine zaman geçiyor…
Hızlı akan hayatlarımız, gözlerimizi yorgun, kafamızı dolu, zihnimizi meşgul yaparken ebeveynliğimizi de etkiliyor. “Ben nasıl böyle öfkeli bir ebeveyn oldum” “Tamam söz bir dahaki sefere sesimi bu kadar yükseltmeyeceğim”, “Ama artık dayanamıyorum” , “Bir uzmana mı gitsek acaba”ların içinden geçerken döngü ara ara kırılsa da sıklıkla tamir ediyor kendini. Biz yine çocuklarımızla olan ilişkimizi yıpratmaya, kendimizi yeterince iyi anne baba olamamakla suçlamaya başlıyoruz. Ama gelin görün ki, tam da bu noktada devam etmek gerekirken (kendimizi affetmek, kendimize iyi davranmak ve yola devam etmek), suçluluk yetersizlikle el ele verip bizi öfkenin buzdağına bir kez daha çarptırıyor.
Her anne babanın ve her çocuğun kişiliği, çatışmaları, dinamikleri kendilerine özgü de olsa bilidiğimiz bir gerçek var ki, “AN”da ve “FARKINDA” olduğumuz zaman dilimleri kısala kısala yok oldukça bizim de sabrımız, dayanıklılığımız, tahammülümüz, idare etme kapasitemiz bitiyor. Depolar boşalıyor, boş depo ile ebeveynlik yapmak şöyle dursun, kendimizle bile bir araya gelmek zorlaşıyor.
Yukarıda bahsettiklerimiz size yakınsa yazının bundan sonraki bölümünde karşılacağınız kavramlar ve teknikleri hayatınızda tutmanızı tavsiye edeceğiz. Çünkü ebeveynliği bilinçli farkındalık yöntemleri ile yürütmenin önem ve faydasını anlatacağız şimdi size.
Bilinçli Farkındalık Nedir?
Bilinçli farkındalık zihni anda tutabilmek böylelikle, geçmişin kaygıları ve geleceğin endişelerinden uzak, sadece an’da olmaya odaklanarak günlük hayatın stresine karşı daha dayanıklı kılabilmektir. Başka bir dille, otomatik pilottan çıkabilmektir. Yaşanılan anın içinde ve farkında olmaktır. Bu yolla stresi azaltmak, daha sağlıklı olmaya adım atmak, kendimizle baş başa kaldığımız dakikalar sayesinde hayatımızı daha yönetilir kılmaktır.
Bir ebeveynin çocuğuna vereceği en büyük hediyenin çocuğu ile olabilmek (Sadece çocuğuna ilgi ve dikkatini vererek, zihni çocuğunda olarak) olduğunu düşünürsek bilinçli farkındalık tekniklerini ebeveynlik yolculuğunda kullanmak tüm aile için faydalıdır.
Ebeveyn olunca kendinizi günlük yüklerden arındırabileceğiniz bir odanız, gidebileceğiniz bir haftalık tatiliniz olmayabilir. İşte tam da bu yüzden, olduğunuz yerde yapabileceğiniz alıştırmalarla yola çıkmak, yolu keyifli bir hayat alışkanlığına dönüştürebilir.
Hazır mısınız? Hadi başlayalım…
1. Her gün kendinize sadece “var olmak” için zaman ve alan tanıyın.
Günde 5 dakika sadece oturarak ve gözlerinizi kapatıp etrafı dinleyerek başlayın. Zihninize bir çok düşünce üşüşecektir. Olsun, onları kovalamayın. Yine defalarca an’da olmayı deneyin.
2. Stresinizi farkında olarak yönetin.
Öyle yorgunuz ve yoğunuz ki çocuklarımız bizim “arta kalan” ebeveynlik halimizle idare etmek zorunda kalıyorlar bazen. Stresinizi yönetirken en çok nefesi kullanın. Nefes alın, nefesinizi duyun. Bizim sevdiğimiz bir deyişle “Tüm bedeninizle nefes alın” (Selmin Erk’e teşekkürler)
3. Mükemmel ebeveyn değil, yeterince iyi ebeveyn olun.
Aksaklıklar, çatışmalar, aksilikler olmasa çocuklarımıza “insan” olmak konusunda nasıl bir fikir verirdik dersiniz? Unutmayın sizin mükemmel olmadığınız her an şefkat, anlayış, hoşgörü için yaratılmış fırsatlardır.
4. Çocuklarınızın sizden ayrı başka bir birey olduğunu görün.
Onlar bizim çocuklarımız ama biz gibi değiller. Başkalar. Ayrılar. Özgünler. Tam da bu yüzden biz her şey için kendimizi feda eder hale gelirsek, onların bireyselliğini besleyemeyiz. Bilinçli farkındalıkla yol aldığınızda davranışları kişisel almak yerine, dışarıdan da gözleyebilir hale gelebilirsiniz.
5. Kendinize şefkatli olun.
Ebeveynlik bir kez başladı mı biz bu dünyadan ayrılana kadar sürer. Mola, ara, bitiş çizgisi yoktur. Zaten bu kadar zor olan bir yolculuğu daha da zorlaştırmak neden? Kendinize şefkat, ilgi, bakım vermeden yola devam etmek zor. Kendinizle “an” larda baş başa kalır ve kendinize şefkat duyarsanız çocuklarınız da aynı akışta sizinle yol alacaklardır.
Comments are closed.